22 Mart 2008 Cumartesi

Kıymalı Karnıbahar

“Kabuksuz salyangoz gibi insanlar vardır, açık yara gibi. Onlar için hayatla başa çıkmak diğerlerine göre daha zordur.”
Bunu bir nörolog söylemiş. Aynen katılıyorum.
İnsanların yapısal olarak güçlü ve güçsüz olarak ikiye ayrıldığını düşünüyorum.Bazı insanlar
öyle güçlüdürler ki, başlarına gelen en kötü şeylerde bile soğukkanlılıklarını koruyup, dimdik ayakta durmayı başarabilirler. Asla yılmazlar, pes etmezler ve hayatla savaşırlar.Bazılarıysa
öyle kırılganlardır ki, başlarına gelen her kötü şey onların yaşamını zindana çevirir. Onları zayıflatır, hayattan koparır.
Güçlü ve dirayetli olmayı başaranlar, hayattan daha az yara alarak yollarına devam ederler.
Güçsüz olanlar, yaralı ve ruhlarından bir şeyler eksilmiş olarak yaşamaya devam ederler.
Bu güçlü veya güçsüz olmayı ne belirliyor bilemiyorum. Genler mi, yetiştirilme biçimi mi ?...
Bana göre aşırı hassasiyet ve kırılganlık, gereksiz olduğu gibi, ruhuda yaşlandırır. Hiç mi acı çekmeyecek insan, ağlamayacak ? Elbette hayır. Ama bunu abartıp depresyona kadar götürmek yanlış.
Yaşam ve evrenin döngüsü zıtlıklarla dolu. İyi-kötü, zayıf-güçlü, gece-gündüz…gibi.
Bunlar birbirini tamamlayan ve olmazsa olmaz denilecek şeylerden. İyi günlerimizin iyi ve güzel olduğunu, kötüleri yaşayınca anlarız.Elif Şafak “Baba ve Piç” romanının başına “Gökten kafana ne yağarsa yağsın asla küfretmeyeceksin. Buna yağmur da dahil.Yukarıdan üzerine ne düşerse düşsün, kabulün olmalı.Sağanak ne kadar şiddetli, tipi ne denli dondurucu olursa olsun, bulutların biz aşağıdakilere reva gördüklerine sövemezsin.Böyledir bu düzen.” diye başlıyor.
Hayatta her olan şeyin, olmasının bir sebebi vardır. O olması gerektiği için olmuştur. Buna inanıyor ve doğanın düzeninin bu olduğunu düşünüyorum. Karşı çıkmak, isyan etmek hiçbir şeyi değiştirmez. Ama kabullenmek, insanı büyütür.
Neyse içimden bunları yazmak geldi. Bunalıma soktuysam affola :)

Not: Geçen sinemada izlediğim M.Ö.10.000 filmini beğenmedim. Çok daha farklı ve görsel açıdan çok daha tatmin edici olur diye beklemişken hayal kırıklığına uğradım.Tavsiye etmiyorum.Ama yine de vasat bir film izlemek istiyorsanız bilemem :)

Geçen haftaiçi yaptığım ve severek yediğimiz yemeğin tarifine geçeyim;

Malzemeler:

  • 1 adet karnıbahar
  • 200 gr.kıyma
  • 1 adet ortaboy soğan
  • 1 adet kırmızı çarliston biber
  • 2 adet havuç
  • 2 adet patates
  • 2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 1 yemek kaşığı acı biber salçası
  • 1 yemek kaşığı domates salçası

Yapılışı:

Karnıbaharı temizleyip dallarına ayırın ve yıkayın.Tencerede sıvıyağda küp küp kesilmiş soğanları soteleyin.Sonra kıymayı katıp kavurun.Kırmızı biberi dilimleyip ilave edin.Doğradığınız havuçları ve arkasından küp küp kestiğiniz patatesleride katın.En son karnıbaharları katıp biraz kendi suyunu salıp yumuşamasını bekleyin.Salçaları ve üzerini biraz geçecek kadar sıcak su ilave edip kısık ateşte 40-45 dakika kadar pişirin.

Güzel bir sebze yemeği oldu. İçinde kıyma olsada sebze yönünden daha besleyici.





6 yorum:

Dikkat! biyo var ! dedi ki...

MÖ10bin yada 120yi izlemek için gidip senin gibi film meralısı olan Çınarın bahsettiği fleet sokağı berberini izledik.

Nasıl mı buldum?Çınar kim mi?
Tembel gel de okuuu:)))

Senin bu filmi izleyip neler yazacağını meraktan ölüyorum desem anlarsın yani.Bence önce film hakkındaki eleştiri,yazaı ve anlatımların hiçbirini okumadan izle.Yani ben hep öyle yapıyorumda....

Dikkat! biyo var ! dedi ki...

Ay karnıbaharı unuttum
Evet hayatımın sebzesi.
Herşeyini seviyorum herşeyini.O evden atamadığımız kokusunu bileeee:))

Kızıl dedi ki...

Yaa karnıbaharı çok seviyorum, tadınıda o ona çok yakışan isminide. Ama eşim sevmiyor kokusuna da tahammül edemiyor :(( o yüzden yiyemiyorum...

kesmeşeker dedi ki...

Bizde çok seviyoruz.O yüzden pencere ve davlumbaz açık pişiriyorum.Gülü sevince dikeni önemsemiyoruz ne yapalım :))

уαѕємiη dedi ki...

keyifle okudum yazını gerçektende çok doğru hayatta her olan şeyin, olmasının bir sebebi vardır her şeyin Alalh-ü Tealadan geldiğini bilerek davranmak gerekir

karnıbahar da çok leziz görünüyor ellerinize sağlıkk

sevgileer

kesmeşeker dedi ki...

Teşekkürler Yasemin :))
Senin çocuklarında çok tatlı.
Allah bana da nasip etsin onlardan inşallah.