11 Nisan 2008 Cuma

Çikolatalı Pasta

Geçtiğimiz hafta sonu ilk defa evde pasta yapmayı denedim.Ya ne keyifliymiş bu iş. Bitince “tamam oldum ben artık, işte budur” deyip havalara girdim. Kasıla kasıla dolaştım evin içinde:) Mutlu maymun oldum, durmadan sırıttım. Devamı da gelecek çünkü hakikaten sanki bir sanat eseri ortaya çıkarmışsın gibi hissediyorsun ve etraftanda böyle tepki görünce bunu sürekli yapman gerektiğini anlıyorsun.
Kadınlar böyledir işte. Pasta yapar, mutlu olur. Ayakkabı alır, mutlu olur.Saçına fön çektirir, makyaj yapar,aynada kendini güzel görür, mutlu olur.Bir kilo verir,mutlu olur. Ne kadar küçük şeyler bizi mutlu ediyor.Aslında güzel değil mi?.Basit şeylerden mutlu olabiliyorsam hayatla barışık yaşıyorum demektir.Şiddetli tutkulara sahip olsaydım, hep daha fazlasını isteyecektim , hiç bir şey bana yetmeyecek bu yüzden de mutlu olamayacaktım.Belki yetiştirilmemden kaynaklanıyor bu. Geçenlerde bir yazı okumuştum gazetede, sen çocuğuna daha 18 yaşındayken jip veya en pahalı araba hangisiyse ondan alırsan, o çocuk büyüyünce daha ne isteyebilir hayattan? En iyisine sahip olmuş zaten. Artık bir amacı, hedefi kalmaz.Azla yetinemez, bir süre sonra sahip olduğu çokta ona yetmez.Mutlu da olamaz!
Çocuğum olsa bir şeyden üç tane alabilecek gücüm dahi olsa bir tane alırdım herhalde.Gerçi çocuk psikolojisi ve yetiştirilmesiyle ilgili öğrenilecek bir sürü şey vardır eminim.Ben oralara hiç girmeyeyim şimdi.Sonuçta işin özü; ne kadar ekmek, o kadar köfte :))
Dün gece “cinecity”nin özel gösterimine davetliydik. Evet, “cineclub” kartınız olduğu zaman bazı avantajlar elde ediyorsunuz ve bunlar size, önceden rezervasyon yapabilme, özel gösterim davetiyeleri kazanabilme, sürpriz ödüller, bilet kuyruğunda beklememe,… olarak geri dönebiliyor.Ayrıntılar işte burada.
Özel davetiyelerimizi gişeden aldıktan sonra, salona girmeden önce beleş mısır ve cola ikramını alıp, koltuklarımıza yerleştik.Koltuklarımız en öndeydi maalesef, ama kapılar kapanınca, neyseki salon tamamen dolmadığı için arka sıralara geçiş yapabildik.
Film 2006 Almanya yapımı olan “One way-İkili oyun” du. Film içinde bir çok öğeyi
barındırıyordu.Tecavüz, ihanet, yalan, paranın gücü, adaletsizlik, intikam…
Etkilendiğim ve aklımda kalacak filmler arasına dahil ettiğim bir film oldu. Film, bir genç kızın cinsel tecavüze uğramasıyla başlıyor ve çarkların nasıl döndüğüne, dürüstlüğün yok sayılıp yalanların havada uçuşmasına, çıkarlar dünyasında nasıl eriyip gidilebileceğine tanık oluyorsunuz. Hayatın içinden bir film. İntikam sahnesinde, özellikle kadınların içlerine su serpileceğine ve yüzlerinde sanki onlar intikam almış gibi bir “intikam gülümsemesi” yayılacağına eminim.

İşte tarifim:

Malzemeler:
Pandispanyası için:
  • 4 adet yumurta
  • 1 su bardağı şeker
  • 100 gr.sütlü çikolata
  • 100 gr.bitter çikolata
  • 1,5 su bardağı un
  • 8 yemek kaşığı yoğurt
  • 2 yemek kaşığı kakao
  • 1 paket vanilya
  • 1 su bardağı sıvı yağı
  • 1 paket kabartma tozu
  • 20 cm.lik kelepçeli kalıp (ben kalpli kalıbımı kullandım)

İç ve dış kreması için:

  • Toz krem şanti (içinde 4 paket olanından aldım-hepsini kullandım)
  • 4 çay bardağı süt

Üzeri için:

  • 1 paket sütlü çikolata (100 gr.)
  • 1 paket bitter çikolata (100 gr.)

Yapılışı:

Yumurtalar (oda sıcaklığında olsun) ve şekeri iyice köpürene kadar mikserle çırpın.Sonra sırayla sıvıyağı,benmari usulü erittiğimiz çikolataları,yoğurdu,vanilyayı,kabartma tozunu ve unu katıp çırpın.Yağladığınız kalıbınıza karışımı boşaltıp önceden ısıtılmış 180 derece fırında pişirin.Pişince tezgahınızda, tel ızgara üzerinde soğutup, bir gece soğumuş fırınınızda bekletin.Ertesi gün pandispanyanızı eşit bir şekilde ikiye yada üçe bölün.Krem şantinizi 4 çay bardağı buzdolabında bekletilmiş sütle mikserle çırpıp hazırlayın.Pandispanyaların aralarına krem şantinin yarısını ortalarından başlayarak yayın.Kenarlarını ve üzerinide krem şantinin diğer yarısıyla kaplayın.Üzerindeki çikolataları, salatalık soyma bıçağıyla keserek elde edebilirsiniz.Çikolata parçacıklarını yanlara elinizle sıvayın.Üzerine de dökerek tamamen kaplayın.Krema torbasına doldurduğunuz kremayla süsleyip üzerine kırılmış iri çikolata parçacıkları koyun. Pastanız hazır.

Görüşüüürüüüz:)




9 yorum:

Kızıl dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Kızıl dedi ki...

Şekerciim yine ortalığı toza dumana katmışsın yani çok hoş görünüyor pastacık ellerine sağlık. Evet bizim gibi kadınlar küçük şeylerle mutlu olabiliyor ama her kadın yada erkek öyle değil biliyorsun, "azla yetinmeyen, çoğu bulamaz" atasözünü ben çok severim. Bu seninde belirttiğin gibi kendimizle barışık olduğumuzun bir sonucu, ne güzel kendimizi ve insanları seviyoruz :)
Bu arada benim çocuğum var ayda bir kez falan oyuncak alıyorum oldukça fazla oyuncağı var kırıp dökmediği için bebekliğinden bu yana alınanlar bir oyuncak ordusu halinde oynadıktan bir süre sonra oyuncaklarını topluyor ve malesef alım gücü olmayan ailelere veriyorum ki çocukları oynasın diye oldukça kaliteli şeyler çünkü bir çocuk olunca alınan şeyde ona göre oluyor iyisini almaya çalışıyorsun ve kolay kolay paralanmıyor e çocukda kıymet verince, şu konuya gelicem alara ile oyuncakçıya girince bilir ki ona tek bir oyuncak alınacaktır önceden söylememe gerek yoktur o yüzden bir tane seçer ve alır çıkarız kızım çok akıllı olduğu için (aynı ben :))) gözü de kalmaz diğer oyuncaklarda falan en çok değer verdiğini ister, yani çok doyurmamak lazım aslında gözünü ilerde çünkü sıkılabilir, herşeyi verirsen o çocuğa yanlış bir davranış olur. Bu arada hangi cinecity e gidiyorsunuz sana en yakın olivium var sanırım (tam da bilmiyorum ama) valla merak ettim işte canım yaa, ne meraklıyım :P Şunuda belirteyim o kadar içten yazıyorsunki yazılarını sanki her bir kelime seni anlatıyor :) Hoşuma gidiyor paylaşımlarını okumak, çok uzattım yaa neyse kaçtım ben canım görüşürüz...
Sevgiler...

kesmeşeker dedi ki...

Pandoracım, yorumun ve paylaşımların için çok teşekkür ederim.
Alara'yı doğru bir şekilde yetiştirdiğine inanıyorum.Çünkü bilinçli bir anne olduğunu düşünüyorum.
Evet doğru tahmin.Olivium'a gidiyoruz.Salonlarıda rahat. Aslında en sevdiğim sinema Galleria Prestige.Fakat Çapa'da oturduğumuz için bize yakın olan Olivium'u tercih ediyoruz.
Tekrar güzel düşüncelerin için teşekkür ederim.Sen de çok tatlı ve içtensin :))

Kızıl dedi ki...

Canımcığım bir gün yine olivium a geldiğin zaman kahve içmeye beklerim madem, çünkü tam ama tam karşısında oturuyorum :)

Hakkımda "bilinçli anne" diye düşündüğün için çok teşekkür ediyorum canım, bu benim için çok önemli ve demek ki bende bunu yansıtabiliyorum :) Sevgiler

kesmeşeker dedi ki...

Davetin için çok teşekkür ederim.Pastayı yapar gelirim ben de :)
Sevgiler :)

Adsız dedi ki...

yaa bunu senmi yaptın cidden:( çok canım çekti yaa

kesmeşeker dedi ki...

Tabiki ben yaptım.İkram etmek isterdim ama maalesef bitti :))

Adsız dedi ki...

Cok harika görünüyor, ellerine saglik canim.Iyi haftalar.

kesmeşeker dedi ki...

Teşekkür ederim, sana da iyi haftalar :D