7 Mayıs 2008 Çarşamba

Lahana Dolması

Müzik benim hayatımın ayrılmaz bir parçası.Sizinde öyle midir?Olmazsa olmaz benim için. İş yaparken, yemek yaparken, blogları dolaşırken, işyerinde bilgisayarda çalışırken, iş çıkışı yolda yürürken… mütemadiyen şarkı dinlerim. Ruh halime, o günkü duygularıma göre değişir dinlediğim parçalar…
Beni hayata bağlayan, motive eden çok önemli bir unsurdur müzik :D
Müzik dinlerken yaptığım yemekler daha lezzetli olur, yürüdüğüm yol daha kısa gelir sanki :D Hem ev işleri daha çabuk ve kolayca biter gibi gelir bana.
Özellikle ütü yaparken müzik dinlemezsem o ütü bitmez, çekilmez bir hal alır.Yani kısacası müziksiz hayat benim için tuzsuz ıspanağa benzer:DD
Size de oluyor mu, bana çok olur mesela.Bir hafta bir şarkıyı benimserim.Bütün hafta o dilimde olur.Son günlerde Yalın’ın “her şey sensin” parçası sürekli dilimde. Dönüp dolaşıp onu söylüyorum.Dilime pelesenk oldu derler ya aynen öyle.
“-Koydum sevinçlerimi önüme, baktım hepsi sensiiiiiin! Yazdığım şiirlerin her hecesi, üzüldüğüm tüm filmleeeeeer…. Her işte bir hayır, bu işte hepsi sensiiin…… lay lay laaaaaaaay diye dolaşıyorum :D
Seviyorum bu şarkıyı ne yapayım? :PP
Sevmekten konu açılmışken, Şebnem Ferah’tan bahsetmemek olmaz. Nasıl anlamlı ve güzel şarkıları vardır onunda. Bütün gün dinleyeyim bıkmam. Türkiye’de kaliteli müzik denince ilk akla gelenlerden, ruhuma hitap eden, sayılır, sevdiğim yorumculardandır kendisi :D
Sayılır diyorum çünkü popüler diye tabir edilen, bence 8-15 yaş grubuna hitap eden, şıkıdım şıkıdım, hepsi birbirine benzeyen, sadece ritim üzerine kurulu piyasa şarkılarını dinleyemiyorum ben.Benim dinlediklerim; bir melodisi olan, sözlerinde anlam bulduğum, kulağımdan girip bana bir şey katabilen ve kalbime erişebilen parçalar. Her insanın farklı bir müzikalite anlayışı ve müzik zevki olabilir ve herkes aynı tür müziği dinlemek zorunda değildir tabi ki. Ama çalan müzik beni irrite ediyorsa hangi ortamda olursam olayım dinleyemiyorum. Mesela taksiye bindiğim zaman şöför bey, bana kendi dinlediği müziği zorla dinletemez. Anında agresif ve huysuz bir müşteri olabilirim. Sonra şu dinledikleri müziği bir gösteriş malzemesi haline getirip, hava attıklarını düşünen ve bu yüzden arabalarında son ses açtıkları şarkıları bütün mahalleye dinleten gençleri hiç anlayamıyorum.Dikkat çekmek amaçlı yaptıkları bu hareket, halbuki onları ne kadar itici yapıyor farkında değiller değil mi?
Neyse :D
Ben müzikle beslenmeyi, evde bağıra çağıra şarkılar söylemeyi seviyorum. Şu açıkhava konserleri başlasa da gitsek, şöyle bir güzel enerji toplasak :D, hayatın yorgunluğunu üzerimizden atsak ne güzel olur :D

Tarif zamanıııı ;

Malzemeler:

  • 1 adet dolmalık lahana (yassı ve yumuşak olanlarını tercih edin)
  • 500 gr.kıyma
  • 1 orta boy soğan (yemeklik doğranmış)
  • Yarım çay bardağı pirinç
  • 1 tatlı kaşığı acı biber salçası
  • 1 yemek kaşığı domates salçası
  • 2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • Tuz
  • Üzerine dizmek için biber turşusu
Yapılışı:

Lahananın yapraklarını dikkatli, yıtmamaya çalışarak ayırın ve sıcak suda haşlayın.Burada dikkat etmeniz gereken yaprakları eritmeden suda haşlamak.
İçi için ; kıymayı,soğanı, pirinci,salçaları,sıvıyağı ve tuzu iyice yoğurun.Lahana yapraklarına tek tek iç koyup, isterseniz sigara böreği sarar gibi, isterseniz muska şeklinde sarıp dolmaların şeklini verin.Tencerenin dibine bir kaç yaprak serip dolmaları dizin.En üste de bir kaç biber turşusu koyun(Hafif mayhoş bir tat veriyor ve lezzetini arttırıyor)En son üzerlerine çok az daha sıvıyağ gezdirip dolmaların üzerine çıkmayacak şekilde su ilave edin.Kısık ateşte pişmeye bırakın.Bu kadar :D




Hiç yorum yok: